Hayvanlardan Tanrılara Sapiens- İnsan türünün kısa bir tarihi
Yuval Noah Harari
uzun süredir okumak istediğim insanlık tarihini en kapsamlı şekilde bir araya
getirmiş!
Hayvanlardan Tanrılara
ilk insan türlerinden başlayarak insanlık evriminin sosyal, kültürel, bilişsel
etkenlerini ve bu etkenlere bağlı olarak oluşumsal süreçlerini çevresel
etkenleri de ele alarak çok geniş bir perspektifte analiz ediyor. Başlangıçta
diğer hayvanlardan farkı olmayan insan hangi etkilerle ve bilinçle (?) kolektif
yapılar kurmaya başladı? Yaşamsal düzenini neden bozarak kendi besinini
üretmeye başladı? Tarımsal düzene geçerek köyler kurmaları aslında bir hata mıydı?
Neden para var? Dil niçin gelişti? Erkek yerine kadın egemen bir toplum mümkün
müydü? Neden inanmak bu kadar önemli? İşte kitapta bu nedenleri sorgulatacak
araştırmalar olduğu gibi aynı zamanda cevabı belki de hiç bulunamayacak
problemler de mevcut, neden mutluluk bu kadar önemli?
Fakat bu
araştırmalar bu eserde kesinlikle bir tarih kitabı okurcasına sıkıcı nitelikte
değil de sanki insanlığın başında süregelen felaketlerin, düzmecelerin,
entrikaların veyahut da sonu iyi biten tesadüflerin kaynaştırıldığı bir roman
okur hissiyatıyla nakledilmiş. Aynı zamanda Harari’nin sade ve yalın dili
sayesinde kesinlikle anlaşılmayan (fazla bilimsel veya teorik kaçan) terimler
ile karşılaşmak mümkün değil. Kesinlikle herkesin anlayacağı bir kitap (bunu
herkesin elinde görmemden anlamam lazımdı :D ). Kitap insanlığın geçirdiği
süreç karşısındaki tutumlarından ve evrimsel gelişiminden bahsederken
önümüzdeki zamanlarda bize ne olacağından da bahsetmeden durmamış. Bilişsel
evrimin oluşmasıyla insanlığın teknik alanlardaki başarılarıyla birlikte vardığı
sonuca bağlı olarak insanların önümüzdeki dönemlerde aslında tabiri caizse
kendi kendini yaratmaya başlayacağı ve uzun süredir tartışmada olan akıllı
tasarım sürecini kendisi başlatacağı yönündedir. Bu süreçte tanrılaşan insan
hep istediği mutluluğa ve huzura kavuşabilecek midir merak konusu.
Kitabın son
cümlesi ise insanlığın vardığı (elbette bunda sosyal, kültürel, ekonomik,
bilimsel artık ne kadar insan tutkusunun etkisi varsa hepimiz sorumluyuz) son
raddeyi özetler nitelikte; “Ne istediğini bilmeyen, tatminsiz ve sorumsuz
tanrılardan daha tehlikeli bir şey olabilir mi?” ve bu cümleye eleştirel bakmadan
önce kitabı mutlaka okumanızı öneririm J

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder